Yabancı bir çeviri,
zorlu bir sayısal teori,
bilinmeyen en eski tarih,
sonu düşünülmeyen bir aygıt,
bir hikayenin anlamakta zorlanılan,
hisleri avutan en zoraki kısmısın.
İnceden tedirgin bir melodisin.
Ağırlaşan duyguların,
nefrete dönüşündeki dönüşüsün.
Ucu ucuna gelinmiş,
inatçı bir uçurumdan farksız,
yine de dedirten bir afetsin.
Bir bilsen sen;
benim gezegenimde nerelerdesin…